Niksar Belediye Başkanı Duran Yadigar görevde bulunduğu 2009-2013 dönemine iat çalışmaları hakkında basın mensuplarına açıklama yaptı.

Göreve geldikleri 2009 yılından 2013 yılı sonuna kadar belediye faaliyetleri anlamında neler yaptıklarını paylaşmak üzere basın mensuplarını Niksar davet ettiklerini belirten Başkan Yadigar, basın mensuplarına teşekkür ederek, yeni yılda sağlık, mutluluk, başar ve özgürlükçü bir yayın hayatı diledi.

Başkan Yadigar, tüm çalışmalarında, vitrine oynamak yerine, ulusal ve uluslar arası cazibeye sahip olduğu kadar, geleneksel ve yerel değerlerini koruyan başarılı ve sürdürülebilir bir kentsel çevrenin hâkim olduğu bir Niksar yaratmaya çalıştıklarını ifade ederek, “Göreve geldiğimizde şunu gördük. Niksar beledi anlamda sürdürülebilir kalkınma hamlesini başlatmak zorundadır”.dedi.

Başkan Yadigar, sürdürülebilir kalkınmanın, sadece klasik belediyecilik hizmetlerini ya da kimi fiziki alt ve üst yapı yatırımlarını gerçekleştirmekle mümkün olmadığını ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü.

“Sürdürülebilir kalkınma, insan ile doğa arasında denge kurarak doğal kaynakları tüketmeden, gelecek nesillerin ihtiyaçlarının karşılanmasına ve kalkınmasına imkân verecek şekilde bugünün ve geleceğin yaşamını ve kalkınmasını programlama anlamını taşımaktadır. Ve tüm belediye yönetimlerince istikrarla sürdürülmesi gereken bir konudur. Sürdürülebilir kalkınma sosyal, ekolojik, ekonomik, mekansal ve kültürel boyutları olan bir kavramdır. Sürdürülebilir kalkınma, sürdürülebilir insani gelişme kavramıyla uyumlu olarak ekonomik büyüme hedeflerine çevresel ve sosyal-insani boyutu entegre etmektir. Bu sadece ekonomik büyüme olmayıp, temel olarak insanın yaşam kalitesinin artırılması anlamına gelmektedir. Altyapı geliştirme, tarımsal ve endüstriyel kalkınma, çevresel koruma, doğal kaynakları geliştirme, sosyal hizmetler vb., ekonomik büyümeye katkı yapanlarda da dahil olmak üzere, tüm faaliyetler sürdürülebilir bir tarzda insanın yaşam kalitesine yaptıkları katkı çerçevesinde değerlendirilmelidir.”

Başkan Yadigar belediye yönetimi boyunca amaçlarının sürdürülebilir bir insani gelişmeyi sağlamak olduğuna vurgu yaparak, kalkınmanın odağına insanı koyduklarını kaydetti.

Baş Kan Yadigar, Niksar’da sürdürülebilir kalkınma ile erişilmek istenen ekonomik büyümenin, insani gelişme perspektifi kapsamında ele alınması gerektiğine işaret ederek, “Bizim nihai hedefimiz, sürdürülebilir insani kalkınma, ekonomik büyüme, herkes için yeterli gelir, eğitim, sağlık ve kültürel faaliyetler gibi sosyal hizmetlere ulaşılabilirliği artırmak, doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımı, temiz bir çevre, herkes için barınak ve bütün insanların karar alma sürecine katılması için gerekli ön koşulları oluşturmak ve böylece Niksar’da sürdürülebilir ve iç dinamizmi ile gelişen, kent ve kentlilik bilincine ulaşmış bir toplum yaratmaktadır. Bunun için de çağdaş belediyeciliğin nihai hedefi olan “yerel kalkınma” ya büyük önem verdik. Görevde bulunduğumuz sürede, Niksarlıların yaşam kalitelerini sürdürülebilir yöntemlerle geliştirmeye çalıştık. Bu amaçlara ulaşabilmek ve Niksar’da başarılı bir belediyeciliği hâkim kılmak için 6 adet kalkınma alanında başarılı faaliyetler gerçekleştirmek üzere stratejimizi belirledik ve buna uygun adımları bir plan dâhilinde attık. Tüm faaliyetlerimizi planlı çalışmalarla sürdürdük. Çünkü başarı asla tesadüfî değildir. Planlı ve gayretli çalışmaların ürünüdür” dedi.

YÖNETSEL KALKINMA

Tokat’ta ilk Toplam Kalite Yönetime geçen belediye olduk

Başkan Yadigar, göreve geldiklerinde belediyenin kurumsal yapısını iyileştirmeleri ve Kurumsal bir kimlik kazandırılması gerektiğini gördüklerini ifade ederek, yönetimin ve İnsan kaynaklarının geliştirilmesi suretiyle etkin yönetimi sağlayarak, “etkinlik ve verimlilik odaklı yönetim anlayışına geçtiklerini belirtti.

Başkan Yadigar, Tokat’ta ilk defa Toplam Kalite Yönetimi’ne geçerek, , Stratejik Planlama, Performans Yönetimi, Kaynak Yönetimi, Şeffaf Yönetim gibi bugün diğer ilçelerde var olmayan gerekli çalışmalar bütününün gerçekleştirilmesini sağladıklarının altını çizerek, Toplam Kalite Yönetim Sistemi’ne geçtiklerini söyledi..

Başkan Yadigar, Toplam Kalite Yönetimi’nin Belediye üst yönetimince belirlenen bir ortak amacı gerçekleştirmek için, hiyerarşik iş bölümü içinde, rasyonelliği ön plana alan, insan odaklı ve vatandaş memnuniyetini önceleyerek hizmet üreten, kaynakların, yetkilerin ve sorumlulukların etkili ve verimli şekilde, belirlenen yöne doğru kullanıldığı, performans ölçütlerinin esas alındığı, yönetişim anlayışına geçişin kolaylaştırıldığı bir yapıyı ifade ettiğne vurgu yaparak, “İnsan kaynaklarına verdiğimiz önem nedeniyle bu yapıyı oluşturduk. Hangi ölçek ya da tipte olursa olsun işimiz çalıştırdığınız insanların elindedir. Başarılı bir yönetimin şartı, görev tanımlamaları, yetki ve sorumluluklar ve kariyer planlamaları ile ilgili değerlendirmelerde, performans ölçütlerinin (kriterlerinin) esas alındığı, kurum kimliğinden güç alan bir yönetim organizasyonuna sahip olmaktan geçmektedir. Askerleriniz savaşa hazır değillerse yenilgi kaçınılmazdır. Bu nedenle öncelikle belediye personelinin eğitilmesi ve Toplam Kalite Yönetimi uygulamasına geçilmesi hayati önem arz etmekteydi, biz de bunu gerçekleştirdik. Diğer taraftan belediyedeki tüm iş ve işlemlerin sağlıklı, şeffaf, insan ve sonuç odaklı yürütülmesi, tüm hizmet üretimlerinin “0” hata ile ya da en azından en az hata ile yapılmasının ve hizmet üretiminde maliyet tasarruflarının sağlanması, yönetsel yapının iyileştirilmesi ve disiplin altına alınması, görev tanımlamalarının, hizmet prosedürlerin belirlenmesi için Toplam Kalite Yönetimine geçtik. Laf olsun diye değil, kentsel yaşam kalitesinin geliştirilmesi için tüm belediye çalışanlarının stratejik alanlara ve konulara odaklanmalarını sağlamak ve stratejik alanların, planlama ve imar faaliyetleri, kentsel altyapının geliştirilmesi, kentsel donatı alanlarının zenginleştirilmesi, kentsel yapı stokunun iyileştirilmesi, sağlıklı ulaşımın tesisi, sosyal ve beşeri sermayenin geliştirilmesi, kültürel mirasın korunması ve kültürel altyapının tesisi, sürdürülebilir kentleşmenin sağlanması, kent güvenliğinin sağlanması, kent hukukunun geliştirilmesi, kentlilik bilincinin geliştirilmesi, kent ekonomi ve ticaretinin geliştirilmesi, kurumlar arası işbirliğinin tesisi, belediye yönetiminde kalite, etkinlik ve verimlilik sağlanması için toplam kalite yönetimine geçtik. Tokat’ta ilk Toplam Kalite Yönetime geçen belediye olduk. Bununla yetinmedik.

Hizmet içi eğitimlerle çalışanlarımızın gelişimine katkı sunduk” diyerek bu alanda yapımış oldukları çalışmalardan örnekler verdi.

DEMOKRATİK KALKINMA

Başkan Yadigar, yeni kamu hizmeti anlayışının, hizmet üretilen şehrin yurttaşlarını mümkün olabilen en çok aşamada yönetime katmayı öngördüğünü belirterek, “Demokratik kalkınma; ‘Ben yaptım oldu’ anlayışını ortadan kaldıran, halkın ve paydaşların şehrin gelişim süreçlerine dâhil edilmesini sağlayan bir anlayışın hâkim kılınması ve tüm paydaşlarla bir bütünleşmeyi (entegrasyonu) ifade etmektedir. Demokratik Kalkınma ve bu anlayışın uygulamaya sokulacağı yönetişim, halkın karar verme süreçlerine dâhil edildiği bir süreçtir. Bu sayede şehrin “ortak akılla” yönetilmesi sağlanırken aynı zamanda yıkıcı eleştirilerin de yok edilmesi sağlanır. Tüm girişimlerde halkın desteği alınır. Bu anlayıştan hareketle, göreve geldiğimizden itibaren halktan kopmadık. Hep halkımızın içinde olduk. Şehirde uygulanacak politikaları şehirlilerle tartışıp, şehrin paydaşları ile sürdürülebilir çözümler üretilmesini sağlamaya çalıştık. Onları dinledik. Biz de kendimizi onlara anlattık. Böylelikle şehirde yenileme ve iyileştirme süreçlerini başarı ile yönetme şansı yakaladık. STK’larla, muhtarlarla, Kadın Meclisimizle, meslek odalarımızla ve halkımızla buluştuk, onları dinledik, düşünce ve önerilerini hizmet süreçlerimizde dikkate aldık” dedi.

-SOSYAL VE KÜLÜREL KALKINMA

Başkan Yadigar, “Nasıl ki bir işletmenin geleceği çalıştırdığı insanların elinde ise, toplumun geleceği de yetiştirdiği nitelikli insanların elindedir. Günümüzde öğretim ile eğitim eş anlamlıymış gibi kullanılmaktadır. Oysa öğretim ve eğitim birbirinden farklı kavramlardır. Öğretim belirli bir dönemle sınırlı ve belirli mesleki melikeleri kazanmak iken, eğitim doğumdan ölüme kadar geçen bir süreci kapsar. Bu bağlamda öğretim düzeyi ne olursa olsun, sanatsız, edebiyatsız, müziksiz, bilgi şölensiz, kültürel faaliyetlerin olmadığı ortam ve toplumlarda yetişen insan maytap gibidir. Çok fazla ışık verir. Ancak onu sokağınızı aydınlatmak için kullanamazsınız. Zira çabuk söner. Oysa başarı için kalıcılık, parlaklıktan daha önemlidir. İşte bu nedenle kalıcı ışığı ile toplumu aydınlatacak bireyler yetiştirebilmemiz için sanatsal ve kültürel faaliyetleri gerçekleştirme zorunluluğumuz (yasadan kaynaklanan) ve sorumluluğumuz vardır” diyerek, nitelikli insan yetiştirmenin önemine vurgu yaptığı konuşmasında, kültürel anlamda kendini beslemiş, kent ve kentlilik bilincini edinmiş, kent görgüsüzlüğüne “dur” diyebilecek, kenttaşlığın hemşerilik duygusunun yerine konduğu bir aidiyet duygusunun şekillendiği bireyler yetiştirmek için kültürel faaliyetlere büyük önem verdiklerini belirtti ve kültürel kalkınma alanındaki çalışmalarından örnekler verdi.

ÇEVRESEL KALKINMA

Başkan Yadigar, çevresel kalkınmanın kültürel ve sosyal kalkınma başta olmak üzere yerel ekonomik kalkınma ve fiziki kalkınma alanlarıyla etkileşim içerisinde olan bir alan olduğundan bahisle, “Toplumda kentlilik bilinci ne denli gelişirse çevre bilinci de o oranda topluma hâkim olacaktır. Çevresel kalkınma ile ilgili olarak kısa vadede, doğa ve tarihi mekânlardan koruma –kullanma dengesi içerisinde yararlanılması fikri, özellikle turizme yönelik farkındalık çalışmalarıyla topluma aşılanmaya çalışılmıştır. Turizmle gelişmeyi hedefine koymuş şehrimiz de çevresel kalkınma ile ilgili olarak vatandaşların ve işletmelerimizin duyarlılıklarını artırıcı kampanyalar yürütülmüştür ve bu konuda bir bilinç geliştirilmesi çalışmalarına bize görev verilmesi halinde, yeni dönemde de devam edilecektir”dedi.

Çevresel kalkınma ile ilgili olarak, uzun vadede, üniversite, özel sektör ve STK’larla yakın işbirliği içerisinde çalışarak, çevresel bozulmanın durdurulması konusunda hazırladıkları ortak projeleri hayat geçirmeye devam edeceklerini belirten Başkan Yadigar, sözlerini şöyle sürdürdü.

“Bu anlamda, uzun vadede, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği, su yönetişimi, kalıcı organik kirleticiler, sanayide enerji verimliliğinin artırılması, çevre eğitimi, hava kirliliği (kalitesiz kömür kullanımının önlenmesi, doğal gaz kullanımın yaygınlaştırılması), tarihi ve kültürel mirasın korunması, katı ve tehlikeli atıkların kontrolü gibi konularda akademik dünya, UNDP (Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı), özel sektör ve ilgili STK’lar nezdinde ve işbirliği içerisinde ortak çalışmalar bu dönemde olduğu gibi gelecek dönemde de yapılarak çevre ile ilgili sürdürülebilir kalkınma sağlanacaktır.”

Başkan Yadigar sözlerini 2009-2013 döneminde yaptıkları çalışmaları bir sunum yaparak sonlandırdı.

EKONOMİK YEREL KALKINMA

Başkan Yadigar, çağdaş belediyeciliğin en önemli ayırt edici özelliğinin yerel ekonomik kalkınma olduğuna vurgu yaparak, “İçinde bulunduğumuz iki binli yıllarda yeni bir dönüşümün eşiğinde bulunuyoruz. Biz 2009-2013 yılları arasında bu dönüşümün belediye boyutunu yeniden ele aldık. 2014-2018 dönemimde de bu dönüşümün belediye boyutunun ele alınmasına ve ekonomik yerel kalkınmanın dinamiklerinin oluşturulmasına devam edilmelidir. Biz görev aldığımız dönemde “Ekonomik Yerel Kalkınmayı”yeni bir yerel siyaset modeli olarak ortaya koyduk. Yeni dönemde de görev verilirse bunu sürdüreceğiz. Bugün ülkeler arasındaki yarışma, genel anlamda devam ediyor. Ancak bölge, yöre ve şehirlerin taşıdıkları farklı özellikler ve gizil (potansiyel) nedeniyle esas yarışın buralara kaydığı düşüncesi artık yaygın kabul görmektedir. Bu nedenle başarılı belediyeler sadece alışılmış (klasik) kentsel hizmetler vermekle yetinmeyip, yerel kalkınma politikaları ve tasarıları (projeleri) üretmek zorundadırlar. Biz yaklaşık beş yıllık görev süremiz boyunca buna uygun çalıştık. Çünkü bir yöre veya şehirdeki yönetimler, firmalar, kurum ve kuruluşlar çeşitli örgütlenme ve ağlar içinde hem aynı şehir ve yöredeki, hem de dünyanın herhangi bir yerindeki kuruluşlarla işbirliği, ortaklık ilişkisine girebilmelidirler. İşte çağdaş belediyeler bu girişimin öncüsü olanlardır. Başarılı belediyeler bir yandan yerel koşulları özümseme ve gereklerini yerine getirme durumundalar. Öte yandan, yöre, şehir ve ulusal dinamikleri izlemek, ulusal eğilimleri hesaba katmak, sektörlerdeki özel koşulları planlamalarında gözetmek ve kendi şehrindeki ekonomik kalkınmayı yaratmak zorundadırlar” dedi.

Başkan Yadigar, Niksar’da markalaşmayı gerçekleştirmek zorunda olduklarını kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü.

“Markalaşma süreci uzun ve meşakkatli bir süreç olmasına rağmen görev aldığımız dönemde buna uygun çalışmaları bir plan dâhilinde yaptık. Artık Niksar okunabilir bir kent olmuştur. Bu markalaşmaya giden yolun başlangıcıdır. Günümüz dünyasında kentler, ekonomik aktörler olarak giderek artan bir öneme sahiptir. Rekabetin ülkelerden ziyade artık bölgeler ve şehirlerarasında gerçekleştiği çağımızda, pazarlama stratejisi kullanarak kentimizi ön plana çıkarmak Niksar’ın rekabetçi gücünün artırılması açısından önem taşımaktadır. Bir ürünün markalaşması ve iyi pazarlanması o üründen elde edilen geliri artırır. Şehirlerin marka değeri taşıması ise daha çok fiziki ve beşeri sermaye çekilmesi ve dolayısıyla ekonomik ve sosyal gelişmenin hızlanması demektir. İşte bu anlayıştan hareketle ve Niksar’da yerel ekonomik kalkınmaya ivme kazandırmak üzere Turizmin gelişmesi için özel ve yoğun bir çaba harcadık.

Hedefimiz şehrin tarih, kültür, toplum ve ekonomisini tutarlı bir çerçeveye oturtacak aksları mutlaka oluşturmaktı. Bunda da kısmen başarılı olduk. Değişik kurslar ve projeler düzenleyerek, işsizlerimizin, gençlerimizin ve kadınlarımızın ekonomiye ve üretime kazandırılmasını sağladık. Şehrin kimliğine göre kültür, tarih, doğa, sağlık turizmi, eğitim yeme-içme, konaklama vs alanlarda uzmanlaşmanın geliştirilmesi, şehrin çeperlerinde tarım ve hayvancılık, ekolojik tarım, su ürünlerine dayalı sektörel gelişim vs. planlamaların yapılması ve bütün bunların güçlü bir koordinasyonla rol paylaşımı biçiminde yönlendirilmesi, kaynakların etkin kullanımının ve sektörel kümelenmenin sağlanması hedefini gerçekleştirmenin yapı taşlarını oluşturduk. Yeni dönemde seçilmemiz halinde uygulamaya alacağımız önemli projelerin hazırlanmasını tamamladık. Yakında bunları da sizinle paylaşacağız.”

Başkan Yadigar ekonomik kalkınma alanıyla ilgili çalışmalarından örnekler verdi.

FİZİKİ KALKINMA

Başkan Yadigar, fiziksel alt ve üst yapı yatırımlarının sağlık, güvenlik, konfor ve genel toplumsal atmosfer üzerindeki etkileriyle sosyal refah düzeyini artırdığına işaret ederek, fiziksel alt ve üst yapıya yapılan yatırımların ekonomik gelişmeyi çeşitli yollardan desteklediğini ifade etti.

Başkan Yadigar, görev aldığıkları dönemde planlama, imar, altyapı (Yol, su, kanalizasyon, vb), üst yapı, ulaşım, trafik, kentsel dönüşüm-yenileme, kentsel tasarımlar, donatılar (Park, bahçe, oyun alanı, spor alanı, vb), ekolojik dengenin korunması gibi fiziksel kalkınma alanlarında önemli bir mesafe kat edildiğini belirterek, bu konudaki çalışmalarda bir milad yarattıklarını ifade etti.

Başkan Yadigar, “Bu alanlarda gerçekleştirmesi gereken önemli alt ve üst yapı yatırımları, orta, kısa ve uzun vadede planlamaya alınarak, gerçekleştirilmiştir. Görev aldığımız dönemde Niksar’da bugüne kadar yapılmamış olan fiziki çalışmalar yapılmış, alt ve üst yapıda bir milat oluşturulmuştur” dedi.

Editör: Haber Merkezi