Elazığ’da yaşanan 5 büyüklüğündeki deprem, Türkiye’nin deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi. AFAD verilerine göre saat 17.04'te meydana gelen ve çevre illerden de hissedilen bu deprem, 16,22 kilometre derinlikte gerçekleşti. Kandilli Rasathanesi ise depremin büyüklüğünü 5.1, derinliğini ise 5.0 kilometre olarak kaydetti. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, deprem sonrası herhangi bir olumsuz durum yaşanmadığını açıkladı.

Yer Bilimci Prof. Dr. Okan Tüysüz, yaşanan bu depremi değerlendirerek 3 kritik bölgeye dikkat çekti ve vatandaşların hazırlıklı olması gerektiğini vurguladı. Tüysüz, özellikle Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alan Palu, Bingöl ve Yedisu çevresinde deprem riskinin yüksek olduğunu belirterek, bölge halkını uyardı.

Elazığ’daki Deprem ve Olası Artçı Sarsıntılar

Prof. Dr. Tüysüz, Elazığ’da yaşanan depremle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. NTV canlı yayınına katılan Tüysüz, Elazığ'da beklenen artçı depremlerin 4 büyüklüğüne kadar ulaşabileceğini ve bu sarsıntıların ilk 3 gün içinde meydana gelebileceğini belirtti. Özellikle Elazığ’ın zemin yapısının zayıf olduğunu hatırlatan Tüysüz, bölgenin geçmişte yaşadığı sarsıntılardan kaynaklanan hasar riskine de dikkat çekti.

Tüysüz şöyle dedi: “Elazığ'ın zemini kötü ve bu durum, bölgede oluşan depremlerin şehre verdiği hasarı artırıyor. Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde daha büyük bir deprem beklentisi şu an için yok, fakat küçük sarsıntıların bir süre daha devam etmesini bekliyoruz.”

Doğu Anadolu Fay Hattı ve 2020 Depremi

Doğu Anadolu Fay Hattı'nın bir dizi fay segmentinden oluştuğunu belirten Tüysüz, “Bu fay segmentleri kırıldıktan sonra uzun süre deprem üretmez. Örneğin 2020 yılında kırılan fay, yaklaşık 200-300 yıl boyunca deprem üretmez” dedi. Fayın yapısına ilişkin bu açıklama, depremler hakkında farkındalık yaratmanın yanı sıra fay hatları ve sismik riskler hakkında önemli bilgiler içeriyor.

Üç Kritik Bölge: Palu, Bingöl ve Yedisu

Prof. Dr. Tüysüz, Türkiye’nin sismik olarak aktif bir bölgede bulunduğunu hatırlatarak, belirli bölgelerde daha yoğun bir risk taşıdığını ifade etti. Bu riskli bölgeler arasında Palu, Bingöl ve Yedisu yer alıyor. Tüysüz, “6 Şubat depreminin bu bölgede yarattığı etkiler ve tarihsel depremlerin tekrarlanma aralığı göz önüne alındığında, Palu-Bingöl-Yedisu çevresinde depremler için dikkatli olunması gerektiğini düşünüyoruz” açıklamasını yaptı. Geçmişteki sarsıntıların ardından bu üç bölgenin dikkatle izlenmesi gerektiğini ifade eden Tüysüz, bu fay hatlarının gelecekte olası depremler için risk taşıdığını belirtti.

Deprem Riskine Karşı Hazırlıklı Olun

Türkiye’nin deprem kuşağında yer aldığını ve bu gerçeğe göre hareket etmenin önemini vurgulayan Tüysüz, vatandaşlara şu önerilerde bulundu:

Deprem Çantası Hazırlayın: Temel ihtiyaç malzemeleri içeren bir deprem çantası her an ulaşılabilir bir yerde olmalıdır.

Acil Durum Planı Yapın: Aile bireyleriyle birlikte afet durumunda nasıl hareket edeceğinizi belirleyen bir acil durum planı oluşturun.

Binanızı Kontrol Ettirin: Özellikle eski yapılarda yaşayan vatandaşlar için binaların sağlamlığını kontrol ettirmek hayati önem taşır.

Toplanma Alanlarını Öğrenin: Deprem sonrasında güvenli bir şekilde buluşmak için en yakın toplanma alanını belirleyin ve bu alanların lokasyonunu öğrenin.

En Çok Elektrik Tüketen İler Açıklandı! Tokat Son Sıralarda Yer Aldı En Çok Elektrik Tüketen İler Açıklandı! Tokat Son Sıralarda Yer Aldı

Deprem uzmanları, Türkiye’nin birçok bölgesinde deprem riskinin olduğunu ve bireysel hazırlıkların bu tehlikeye karşı alınacak en önemli önlem olduğunu belirtiyor. Depreme hazırlıklı olmak, olası bir sarsıntı durumunda can güvenliğini artıracak en temel faktörlerden biridir.

Elazığ’da Büyük Deprem Beklenmiyor

Tüysüz, Elazığ bölgesinde daha büyük bir depremin beklenmediğini ancak bölgede 4 büyüklüğüne kadar artçı sarsıntıların oluşabileceğini belirtti. Tüysüz, bu artçı sarsıntıların birkaç gün boyunca devam edebileceğini vurguladı.

“Elazığ’da 1700’lü yıllarda büyük bir deprem yaşandı. Bugünkü deprem gibi küçük ölçekli sarsıntılar bölge için sıra dışı değil ve bu durum önümüzdeki günlerde de devam edebilir. Ancak mevcut fayda daha büyük bir deprem beklenmiyor” ifadelerini kullandı.

Muhabir: Mihriban Koçaker