Başından söyleyeyim, ağır laflarım 'bu camianın insanıyım" diyenlere!

Ak Parti adına AKP siyaseti yapanlara.

Ağır sözlerim, bazı hemşerilerimize ve Ak Parti içerisinde yönetim kademesinde bulunanlara!

Ak Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin bu gün Tokat'taydı.

Son günlerin gündem olan  ismi. Neden gündem oldu peki Özlem Zengin.

Haber şöyle.

"1075 hâkim ve savcı atama kura süreci tamamlandı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen törende 1075 hâkim ve savcı atandı. İki yıl süren adaylık eğitimlerini tamamlayan bin 75 hâkim ve savcı kurayla atandı."

Programda Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşma yapıyor.

Törene Adalet Bakanı ve Ak Parti Grup Başkan V. Özlem Zengin de katlıyor.

Atanacak olanlar mesleki sınavı kazanmış.

İki yıl süren adaylık eğitimlerini tamamlamışlar.

Sürecin sonunda kura çekimi olmuş ve görev yapacakları illerin belirlenmesi için kura çekimi yapılıyor.

Kura çekiminde her ile atananlar belli oluyor.

Tören esnasında, Özlem Zengin yeğeni Arif Dağhan'ın ismini zikrediyor. Yeğenini Cumhurbaşkanı ile tanıştırıp onure etmek istiyor.
O anlık gelişen bir istek bu. Arif Dağhan'ın ismi anılınca, iki kişi birden ayağa kalkıyor.
Özlem Zengin gibi bir siyasetçinin olacakları düşünmesi lazım mıydı evet. Bu linçe meydan vermemeliydi. Hâkim olmuş yeğenini ortaya benim yiyenim diye atmamalıydı.

 Adalet bakanı ile resim çekiniyor.

Olan bu.

Sen misin yeğeninin ismini zikreden, sen misin yeğeni ile beraber Adalet Bakanı ile resim çekinen?

Torpilin resmi diye, belli bir kesim, içlerinde ne kadar birikmiş zehir, kin varsa, köpürte köpürte sosyal medyada alabildiğine kusuyor!

Bu programda Hakim olanların görev yapacak illeri belirleniyor bir torpil yok.

Sağduyu, vicdan, hak, hukuk,  adil eleştirme hak getire!

Vurun Özlem Zengin'e!

Hâlbuki tören esnasında Cumhurbaşkanımız, atama yerleri belli olan hâkim, savcılara yönelik, atandıkları yerle ilgili latife içeren cümleler sarf ediyor.

Kurada, deprem bölgesindeki illere atananlarla ilgili mesajını, talimatını iletiyor.

Kurada Rize çıkan isme  "benden izin aldınmı?" diye latife cümlesi kullanıyor.

Tokat'a atanan hâkimlerle ilgili sözler kullanılıyor.

Programın hoş-sohbet akışı içerisinde Zengin'de, "benim yeğenim" diyor, Arif Dağhan için.

Hepsi bu kadar.

Bot hesaplardan, fake hesaplardan100 bine yakın eleştiri twiti.

Peki kimler bunlar?

Bunların az sayıda olanı muhalif hesaplar.

Kahir ekseriyeti parti tabanında olanlar.

Yani?

"Ak Parti davasının adamıyım" diyenler. AKP’liler.

Parti tabanındaki farklı bazı cemaat, tarikat oluşumları.

Özlem Zengin'in partideki görevinden uzaklaştırılmasını sağlayıp kendilerine alan açmak isteyenler.

Parti içindeki farklı grupların işbirliği.

Özlem Zengin'in Külliye ve Ak Parti ile olan güçlü bağını hazmedemeyenler.

Allah aşkına, plan proje kapsamında algı başlatanlar yada linç başlatanlar, başrolcüler bana Ak Parti adına konuşmaktan başka bir iş yaptığını ispatlasın.

Özlem Zengin hukukçu.  

Bizim mahalle başlıyor, Ayasofya İmamının kafasını da yedi.

Devletin, diyanetin resmi imamı devlet memuru. Açıklama yapabilmesi için kurum izni var, yasası var, yönetmeliği var. Açmış bir sosyal medya hesabından gündem oluşturuyor. Siyasi, idari alanlara giriyor.

Doğru mu sizce?

Doğruysa o zaman 100 bin imam, müezzin her biri sosyal medya hesaplarından fetva versin!

Tarikat, cemaatler her biri fetva versin. Zaten yeterince veriyorlar. Öyle çok veriyorlar ki, sosyal medyada bugün dini kavramlar ti'ye alınır hale geldi. Samimi dindar kitleye zarar verdiklerinin farkında bile değiller.

Böyle bir devlet yönetimi, idare disiplini olurmu?

Allah için söyleyin.

Arkadaşlar, milli manevi değerler gibi ülkemizin idari yapısı, cumhuriyet, demokrasi, özgürlükler, bireysel, toplumsal haklar, çok partili hayat, sandık, ifade özgürlüğü bu toplumun ortak değeri değil mi?

Değilse bilelim, ona göre duruş belirleyelim.

Özlem Zengin, Tokat hem de partisi için bir değerdir.

Başörtülü bir hukukçudur.

Memleket ve umuma dönük işlerde gücünü kullanan birisidir. Benim tanıdığım Özlem Zengin böyle birisi.

Partililere sorum şu.

Ak Parti'nin üye sayısı yaklaşık 12 milyon.

Zengin'i linç etmeye çalışan twet sayısı yaklaşık 100 bin.

200 bin partili, partiliyi geçtim merkez, taşra yönetim  kademesi müspet twet paylaşsa sonuç farklı olacak.

Kanaatimi söyleyeyim, kurt ağacın içinde!

Senden gözüküp, senin yüreğini kemiriyor içeriden, kurtlar ve kurtçuklar!

Bunlar Tokat'ta da bayağı var.

Yüzüne gülüp arkadan film fırıldak çevirenler.

Bunların içi kırmızı dışı bayağı yeşil!

Yine söylüyorum.

Bu şehrin 70 yıllık siyasi tarihine bakın, adil ve tarafsızca.

Arkadaşlar, bu memlekete okkalı hizmet etmiş, iz bırakmış kaç isim var?

Ali Şevki Erek, Ergun Dağcıoğlu, Nizamettin Aydın,  Zeyit Arslan, Yusuf Beyazıt,  Özlem Zengin, Mustafa Arslan, bu günlerde Yücel Bulut.

Hadi birkaç isimde siz ekleyin.

Milletvekili olmanız, başkan olmanız sizin hizmet ettiğiniz, iz bırakacağınız anlamına gelmez.

Bu şehir, Özlem Zengin gibi değerlerine sahip çıkmalı.

Çıkarsa, kazanır.

Ülke düzeyinde bu isimler kolay kolay yetişmiyor.

Ayrıca bir çift sözümde tarikat, cemaat tabanlarına. 28 Şubat sürecinde yaşanan zulümleri iyi biliyorsunuz!

Tankların silindir gibi değerlerimizin üzerinden geçtiği dönemleri.

Bu günlerde çok rahatladınız, hatta 28 Şubatçıları destekliyorsunuz.

Aynı zulmü sizler yapmayın, adil olun.

Yarın çok geç olabilir!

Suyun kıymetini bilmeyen balığın pozisyonuna düşmeyiniz!

Son sözüm.

Fake,  bot hesaplarla ilgili yasal düzenleme hemen oluşturulmalı. Algılarla ülke yönetilmez. Bu her şeyden önce, sandığa, milli iradeye saygısızlıktır.

Şimdi Tokat’ta AKP’li kesim bana da linç uygulayacak.

Neden, Özlem Zengin’i yazdın diye.

Gerçeği not düşmek için..

Vesselam