Uyku Apnesi Erken Yaşta Kalp Krizine Neden Olabilir
Sabahları yorgun ve uykusunu almamış hisseden Tokatlılar, uyku apnesi riski taşıyor olabilir. Uzmanlar, uyku apnesinin en büyük tehlikesinin, gece boyunca oksijensiz kalan hastaların kalp krizi riskinin artması olduğunu vurguluyor. KBB Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi K. Ali Rahimi, uyku apnesinin ciddi bir sağlık sorunu olduğunu belirterek, bu durumun erken yaşta kalp krizine neden olabileceği uyarısında bulundu.
Uyku Apnesinin Belirtileri ve Risk Faktörleri
Dr. Öğr. Üyesi K. Ali Rahimi, uyku apnesinin özellikle şişman, kısa boylu ve kısa boyunlu insanlarda daha sık görüldüğünü belirtti. Uyku sırasında horlama ve nefes kesilmesi ile kendini gösteren apneler, hastaların gece boyunca oksijensiz kalmasına ve uykularının bölünmesine neden oluyor. Bu durum, sabahları yorgun ve dinlenmemiş bir şekilde uyanmalarına yol açıyor.
Uyku Apnesinin Tehlikeleri ve Etkileri
Uyku esnasında horlama ve nefesin kesilmesine apne dendiğini ifade eden Dr. Rahimi, “Apnelerin en büyük tehlikesi, hastaların gece oksijensiz kalması, uykularının bölünmesi ve nefes kesilmesine bağlı olarak beyne uyarı gönderilmesidir. Beyin, nefes kesildiğinde uyanmaya çalışır. Apneler genellikle 20-30 defa tekrarlanır ve sabah kalktıklarında kişiler yorgun ve uykusunu almamış hissederler. Gece boyunca kandaki oksijen seviyesinin düşmesi, kalbin hipoksiye girmesine (kalp dokularında oksijen azalması) neden olabilir ve bu durum uzun süre devam ederse kalp sorunlarına yol açabilir” dedi.
Uyku Apnesinin Tedavisi ve Önlemler
Uyku apnesi tedavisinde, hastaların yaşam tarzı değişiklikleri yapmaları, kilo vermeleri ve gerektiğinde cerrahi müdahalelere başvurulması gerektiğini belirten Dr. Rahimi, ayrıca CPAP (sürekli pozitif hava yolu basıncı) cihazlarının kullanımının da etkili olduğunu vurguladı. Hastaların düzenli uyku alışkanlıkları geliştirmesi ve uyku pozisyonlarını değiştirmesi de tedavi sürecinde önemli rol oynar.
Uzmanlardan Tokatlılara Tavsiyeler
Uyku apnesi riski taşıyan kişilere yönelik tavsiyelerde bulunan Dr. Rahimi, “Eğer sabahları yorgun kalkıyorsanız, geceleri horlama ve nefes kesilmesi yaşıyorsanız, bir uzmana başvurmanız önemlidir. Uyku apnesi, sadece yaşam kalitesini düşürmekle kalmaz, aynı zamanda ciddi sağlık sorunlarına da yol açabilir. Erken teşhis ve tedavi, bu riskleri minimize etmenin en etkili yoludur” diye konuştu.
Sonuç ve Öneriler
Uyku apnesi, birçok kişinin farkında olmadan yaşadığı ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bir durumdur. Tokatlılar, sabahları yorgun uyanıyorsa ve uyku apnesi belirtileri gösteriyorsa, bir uzmana başvurarak gerekli tetkikleri yaptırmalı ve tedavi sürecine başlamalıdır. Bu, hem yaşam kalitesini artıracak hem de ciddi sağlık sorunlarının önüne geçecektir.
Kısa boylu ve kısa boyunlularda görülüyor
Apnenin, öncelikle şişman, kısa boylu ve kısa boyunlu insanlarda görüldüğünü kaydeden Dr. Öğr. Üyesi K. Ali Rahimi, “Tedavi yöntemleri arasında kilo vermek ve spor yaparak karın kaslarını güçlendirmek bulunmaktadır. Ayrıca, alkol tüketenler, alerji ilaçları veya antidepresan kullananlar beyni etkilediği için santral horlamaları yaşayabilirler. Bu kişilere, yatarken 2 yastıkla veya yan yatmaları önerilir.” diye konuştu.
Dil büyüklüğü ve çenenin geride olması da apne nedeni
Apnenin nedenleri arasında kilo, dil büyüklüğü, çenenin geride olması, geniz etinin varlığı ve burun etlerinin büyük olması gibi birçok faktör bulunduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi K. Ali Rahimi, “Hastalar bu şikayetlerle geldiklerinde, ilk olarak uyku odasında bir gece geçirmeleri önerilir ve bu sayede apne indeksi belirlenir. Tedavide, ilk üç ana yöntem şunlardır: birincisi, kilo vermek; ikincisi, sipak basınçlı oksijen kullanımı; üçüncüsü ise ameliyatla tıkanık olan yerlerin açılmasıdır.” dedi.
Erken yaşta kalp krizine sebep olabiliyor
Dr. Öğr. Üyesi K. Ali Rahimi, uyku apnesi, erken yaşta kalp krizine sebep olabilecek ciddi bir sağlık sorunu olduğunu ifade ederek, “Bu nedenle, belirtileri olan kişilerin erken teşhis edilmesi ve uygun tedavi yöntemleriyle yönetilmesi önemlidir. Ayrıca, apne riskini azaltmak için yaşam tarzı değişiklikleri yapmak da gereklidir. Bu şekilde, uyku apnesi ile ilişkili komplikasyonların önüne geçilebilir ve kişinin yaşam kalitesi artırılabilir.” şeklinde sözlerini tamamladı.
