Genel Başkan Yardımcısı Av. Süleyman Kaya, program sunucusu Kadriye Şahin’in sorusu üzerine, Sırrı Süreyya Önder’in cenazesinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yapılan saldırıyı kınayarak, kişilerin güvenliğinin sağlanması konusunda bir zafiyetin yaşandığını belirtti. Süleyman Kaya saldırının menfur ve iğrenç olduğunun altını çizerek Genel Başkan Özgür Özer’e geçmiş olsun dileklerini iletti.
"Siyasal ahlakımız da kültürümüz de bozuldu"
Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Kaya olayın münferit bir saldırı oluğunu vurgu yaparak, “ Ama bu bizim ahlaki yapımızla da alakalıdır. Büyük bir imparatorluğun nesli olarak ve onun çöküşünden sonra Atatürk’ün kurmuş olduğu muhteşem bir Cumhuriyetin çocukları olarak, O’nun bırakmış olduğu öğretileri anlayamamış, birkaç açıdan da sınıfta kalmış bir siyasal bakışımızın olduğu bir süreç yaşıyoruz. Elbette gerekli güvenlik önlemleri alınsaydı bu olur muydu olmaz mıydı? Yine Türkçülük gününde Ayyüce Türkeş Hanımefendiye yapılan saldırı var. Ondan önce Kemal Kılıçdaroğlu’na da bir saldırı olmuştu. Siyasal ahlakımız da kültürümüz de bozuldu. Ağızdan çıkan sinkaflı laflar bu tür insanları bu tip olaylara yönlendirebiliyor. Bugün Avrupa Demokrasi’de bir yere gelmiş. Nasıl gelmiş? Yıllarca önce engizisyon mahkemelerini yaşamışlar, bir hukuk Demokrasi savaşı vermişler ve belirli bir kültüre erişmişler. İki dünya savaşı yaşamışlar 50 milyondan fazla insan kaybetmişler. Avrupa bir yere gelmiş ama biz hukukun, insan haklarının gelişimi konularında bize gerekli olanları almamışız” dedi.
Türkiye’deki infaz rejimi insanları ıslah etme değil, özgürlüklerin dönüştüğü yerlere dönüşmüştür
Genel Başkan Yardımcısı Avukat Süleyman Kaya “Bu tür saldırılar nasıl denetlenmelidir?” sorusunu verdiği cevapta meslekte 37 nci senenin içinde olduğunu belirterek, Türkiye’deki infaz rejiminin Avrupa’dan farklı olduğunun altını çizerek, “bizde insanları ıslah etme değil, özgürlüklerinin alındığı bir yerlere dönüşmüştür” dedi. Kaya sözlerini şöyle sürdürdü.
“ Hukuku doğru işletemiyoruz. İnsanların masumiyet karinesi vardır. Bu İngiltere’de 1215 de işletilmiş. Ama biz bu çağda masumiyet karinesi kaldırıp atmışız. ‘İnsanların suçu ispat edilene kadar masumdur’ karinesini kaldırıp attığımız gibi cezaevlerine suçsuz insanları doldurup daha çok suça yönlendiriyoruz. Bu saldırıyı düzenleyen kişinin özel olarak seçilip seçilmediği konusuna girmem ama Özgür Bey’in arabasının oraya park ettirilmemiş olması bir güvenlik zafiyetini de akla getiriyor. Büyük geçmiş olsun.”
"Türkiye bir erken seçime gitsin istiyoruz"
Program sunucusu Kadriye Şahin’in “Erken seçim olması durumunda bir ittifak olup olamayacağı” sorusunu cevaplayan Genel Başkan Yardımcısı Avukat Süleyman Kaya “Onu Genel Başkanım Gültekin Uysal Bey bilir. Ama şunu söyleyebilirim. Bir erken seçim gündemde olmadığı için bu konuda değerlendirme yapmak için de erken. Siz iktidar olsaydınız bu durumda seçim yapar mıydınız? Tahminim en erken seçim 2027 de olur. Belki yüzde 50 ihtimal 2026 sonu Eylül Ekim de seçim olur. Ancak ne zaman olursa olsun iktidar için kolay bir seçim olmayacak” dedi.
Yazılı ve görsel medyaya da değinen Avukat Süleyman Kaya, yerel ve görsel medyanın büyük bir bölümünün siyasal erkin organları gibi çalıştığını, muhalefetin ise birkaç TV kanalı ve gazete ile seslerini duyurmak zorunda kaldıkları, bir anlamda da sosyal medya kanalıyla iletişim kurabildiklerini, bu anlamda muhalefetin yeterince seslerini duyuramadıklarını kaydetti.
Zafer Partisi Başkanının henüz iddianamesinin yazılmadığını, Ekrem İmamoğlu’nun bir hala cezaevinde tutulduğunu belirten Avukat Süleyman Kaya “Masumiyet karinesinin çiğnendiği bu ortamda seçim yapılır mı? Peki, biz seçimi istiyor muyuz? Elbette Türkiye bir erken seçime gitsin istiyoruz. Devrini tamamlamış miadını doldurmuş iktidarın bir an önce gitmesi lazım. Bakın Atatürk 1923 de Cumhuriyeti kurup bize emanet etmiş ve öldüğünde muhteşem bir miras bırakmış.2002-2025, AKP 23 yıldır bu ülkeyi yönetiyor. Neredeyse Başbuğ Atatürk’ün 2 katı süredir yönetiyor. 23 yıldır bu ülke ne hale geldi. Ya kardeşim beceremiyorsunuz, artık bırakın gidin. Ama bırakmazlar. Çünkü 23 senedir bir ekip, bir sistem kurdular. Kök saldılar. Binlerce insanı işe yerleştirdiler. Kendi zenginlerini yarattılar. Kendi burjuvalarını kurdular. Şimdi bırakabilir misin? Biliyorsun ki gelenler hesap soracaklar. Ama ne yaparlarsa yapsınlar 2028 de seçim olacak ve sandığa gömülecekler, gidecekler. Ama 2028 den sonra gelenler bunların yaptıklarını yapmasınlar. Biz de geldiğimizde yapmayacağız. Hukuk ölçüsünde hesap soracağız. Asla hukuksuzluk yapmayacağız. Demokrat Parti küçük mü büyük mü, ittifak yapar mı yapmaz mı bunu sandıkta göreceğiz. Haddimizi biliyoruz. Ağır ama etkili adımlarla geliyoruz. Bu konuda şunu söyleyebilirim, seçim ne zaman olur bilinmez ama iktidar ortağı ya da sahibiyiz” dedi.
MHP’nin de ülkücülerle alakası kalmadı
“Bugün milletimizin çoğu olup bitenden bihaberdir. Rahmetli Demirel’in dediği gibi ne zaman ki milletimizin kazanı kaynamaz haline geldi çoğu şeylerden haberleri oldu” diyen Kaya sözlerini şöyle sürdürdü.
“Ekonomi şu anda tamamen batmış durumda. İnsanlar fakru zaruret içerisindeler. İnsanların hukuken, gösteri hakkını kullanarak bunları anlatmaları da mümkün değil. Anlatan partiler de bir şekilde dışlanıyorlar. Ayyüce Hanım’a yapılan saldırıyla CHP Genel Başkanına yapılan saldırı arasında hiçbir fark yok. Buradaki kritik nokta şu! Cennet mekan Alpaslan Türkeş’in kızına bu saldırıyı yapanlar asla ülkücü olamazlar. Ben Ankara Hukukta okurken bu yapının içindeydim. Ne zaman ki Sinan Ateş’in öldürülmesinden sonra istifamı verdim ve dede ve baba ocağına döndüm ve Demokrat Parti’de siyaset yapmaya karar verdim. Yıllarım ülkücülükle geçti. Halen de bir Türk ve Atatürk Milliyetçisiyim. Ayyüce Hanım’a kalkan eller PKK’lı hain ellerle aynı ellerdir. Bunların ülkücülerle alakası yok. Zaten MHP’nin de ülkücülerle alakası kalmadı.”
2026 çok daha zor olacak
Kısaca ekonomi konusuna da değinen Demokrat Parti Genel Başkan Yarımcısı Avukat Süleyman Kaya “Gelirken baktım, bir programda bahsediyordu Bakan Şimşek ve şöyle diyordu. ‘Önümüzdeki 6 aylık enflasyon yıl sonuna kadar 19 la 29 arasında olacaktır” Yahu sen bakansın. 19 la 29 arası ne demek? Günlük enflasyon % 1 hale gelmiş. Aylık enflasyon % 5 lerde, 6 larda. Şu anki banka kredi faizleri uçmuş. 1 milyon lira yatıran 1 yıl sonra 1.500 milyon alıyorsa hangi enflasyondan bahsediyorlar. Yüzde 50 bankadan faiz alıyor adam. Bakın size bazı rakamlar vereyim. Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye'nin brüt dış borç stokunun 31 Aralık 2024 itibarıyla 515,5 milyar dolar, net dış borç stokunun ise 261,1 milyar dolar olduğunu bildirdi. 2026 çok daha zor olacaktır. Siyasal iktidarın yarattığı borç batağı Türkiye’nin boynuna geçirilen bir zincirdir. 2025 yılı bütçesi ruhsuz rakamlardan ibarettir. Devleti 2025’te rekor faiz yükü bekliyor. Devlet 2025 Yılında Faize 1 Trilyon 950 Milyar ödeyecek. 81 İl Belediyesinin 2025 Yılı Bütçe Toplamı ise 1 Trilyon 610 Milyar” dedi.
Demokrat Parti fikir ve kadro derinliğiyle Türkiye’nin nefes almasını sağlayacaktır
“Genel Başkanımızın da dediği gibi Türkiye'nin Demokrat Parti'ye her zamankinden daha çok ihtiyacı var” diyen Genel Başkan Yardımcısı Avukat Süleyman Kaya şunları söyledi:
“Yarından emin olamayan, dişinden tırnağından artırdığı kaynaklarla evlatlarını okumuş ama üniversite mezunu olmuş olmasına rağmen işsiz gezen, çocukların ıstırabını yaşayan insanların feryadına bir yanda kulak tıkanıyor, üzerine yetmiyormuş gibi bir takım yargı yoluyla ses çıkaranların baskılandığı bir dönemi yaşıyoruz. Demokrat Parti fikir ve kadro derinliğiyle inşallah önümüzdeki süreçte de sağımızdan solumuzdan yapılan bu kayıkçı kavgasına bakmadan Türkiye'nin derinden bir nefes alabilmesi için stratejilerimizi de çıkış yolunu da, çıkış haritamızı da kademe kademe Allah'ın izniyle milletimizle paylaşacağız.”
