Başından sonuna garipliklerle dolu, saçma sapan düşmanlıklar içeren, koca koca adamların çocuk gibi davrandığı bir Adana - Tokat futbol müsabakası izledik.

Pazar günü saat 14.00’te Tokat’ta gerçekleştirilen Adana 1954 ve Tokat Belediye Plevnespor arasındaki futbol müsabakası, ne yazık ki hakemlerin oyunu yönetememesi ve Adana taraftarlarının provokasyonları nedeniyle gergin bir atmosfere sahne oldu.

Misafir taraftarların polislerin üzerlerinden atlamaya çalışarak Tokatlılara karşı sergilediği saldırgan tavırlar son derece anlamsızdı. Adana 1954 takımının 17 numaralı oyuncusu Mehmet Yıldızaç’ın oyun sonunda soyunma odasına giderken takındığı saçma sapan mimikler ve garip bir bağırma şekliyle Tokatlı taraftarları tahrik etmesi ise bu neyin düşmanlığı sorusunu akıllara getirdi. Alkollü müydü, psikolojisi mi bozuktu inanın anlamadık.

Fotoğrafta da göreceksiniz; koskoca adam gözlerini şaşılaştırarak, çirkin bir gülüş ifadesiyle, gözümüzün içine baka baka ve bağıra bağıra soyunma odasına gitti. Allah’tan Tokat taraftarı kendisini ciddiye almadı. Bunun yaptığını inanın 12 yaş altı takımların oyuncuları yapmaz. Fotoğrafı paylaşayım mı diye çok düşündüm. Annesi babası görür, utanır evladından diye paylaşmayacaktım. Ama daha sonra, halisane bir şekilde belki çocuklarına terbiye verirler ihtimalini de gözönüne alarak, bu yazıyla birlikte paylaşmaya karar verdim. Belki fotoğraf gözlemcilerin de işine yarar.

Her neyse, Tokat İl Emniyet Müdürlüğü tarafından alınan güvenlik önlemleri sayesinde olaylar büyümeden sona erdi. Ama lider Adana 1954, hem sahadaki futbolcuları, hem kulübedeki teknik adamları hem de taraftarları ile Tokatlılardan eksi not aldı.

Güzel bir hava ve dostluk içinde başlayan müsabaka, verilmeyen penaltılar ve yanlış hakem kararları yüzünden kötü bir şekilde sona erdi. Hakemin kararları, hem futbolcuları hem de taraftarları çileden çıkardı. Oyuncumuz Muhsin Polat’ın hakeme haykırışı inanın gözümün önünden gitmiyor. Oyuncularımızın emekleri, oynadıkları güzel oyun, yanlış kararlar nedeniyle heba oldu.

Değerli okurlar… Hepinizin bildiği gibi, bir sporcunun, sahada ve saha dışında ahlaki olarak taşıması gereken sorumlulukları vardır. Bu sorumluluklar, sadece kendilerine değil, aynı zamanda takımlarına, taraftarlarına ve genç sporculara örnek olma yükümlülüğünü de içerir. Sporcuların, sahip oldukları bu etkinin farkında olmaları ve hareketlerini bu bilinçle şekillendirmeleri gerekmektedir. Unutmayalım ki, spor sadece bir oyun değil, aynı zamanda bir yaşam tarzıdır.

Yıldızaç bu hareketlerinden dolayı gözlemci raporuna bağlı olarak ceza alır mı bilmiyorum. Bu hakem ekibine bu ligde bir daha maç yönettirilir mi ya da ceza verilir mi bunu da bilmiyorum. Eğer almazlarsa, 12 Kasım 2023 tarihinde oynanan bu garip müsabaka, akıllarda sadece spor etiğine uymayan davranışlar ve hakemlerin beceriksiz maç yönetimiyle değil, uyuyan gözlemcileriyle de anılacaktır.

Ne diyelim? Allah ıslah etsin!