Biraz isyan, biraz mizah, biraz dedikodu, biraz bananecilik, biraz vurdum duymazlık ama sonu maalesef hep gerçek.

Evet, geçen hafta il dışında yaşayan bir hemşehrimle muhabbet ettim, yazıma onun ifadesi ile başlamak istiyorum. Bak ne oldu, Sivas hızlı treni kaptı, Tokatlı öküzün trene baktığı gibi baktı, dedi.

Zoruma gitmedi mi?

Evet ama, bitmedi ki...

Sıradan başladı, on yılı geçti sigara fabrikası kapandı, yerine gelen giden yok...

Organize sanayi bölgesinde Se-na Tekstil kapandı, yeri bile atıl duruyor...

Turhal Şekeri, Kayserili kaptı…

Şu memleketin gayrimenkul fiyatlarına bak, ihracat rakamlarına bak, gelir gider dengesine bak, çok mu iyi...

Allah'tan bir önceki dönem gerçi onu da elde tutmayıp İstanbul'a gönderdiniz, uzun yıllar sonra ilk defa sözü geçen bir siyasiye dahi sahip çıkamadınız...

Gelen giden bakanlardan, yapılan havalimanından onu da bir kenara bırakın, belediyecilik ve özel idare hizmetlerine ek katkısından oldunuz.

Memleketi önce yaşayan insanı düşünecek, buradan bakıyorum da bizim Tokatlılar halinden çok memnun galiba...

Verirsen ver vermezsen istemiyorum ki, der gibi. Hatta biraz fazla vermek istersen, istemezük bile diyecek.

Geçen haftaki haberlerinize baktım, kaç tane kuruma müdür bile atanmamış, yani başıboşluk buradan belli.

Çiftçinin Pancar kooperatifine belediye başkanlarını oturtmuşsunuz, ekmek elden su gölden, üç yıldır neyi yapmışlar merak konusu olmuş.

Sen yazıyorsun ki organize sanayi bölgesinde aylardır yöneticisi yok, kim dinliyor.

Bizim insanımız elindekinin kıymetini bilmiyor, işin tuhaf tarafı kaybettiğinin de farkında değil.

Akdeniz, karadeniz yolu denen Akkuş yolu yatışta. Artvin’de yüzün üzerinde tünel yapıldı, Çamlıbel’in adı geçmiyor.

Tüm bu kayıplar bir yana siz kendi işinizde kayıplara uğradınız. Yıllar önce Tokat'ta ben biliyorum 10'un üzerinde gazete vardı, ne oldu bunlara...

Tokat merkezde 4 tane yayın yapan yerel televizyon vardı, ilçelerde yerel tv'ler vardı, noldu?

Farkında mısınız, çok sesliliği kaybeden bir il oldunuz. Uydu da bir televizyonunuz yok.

600bin nüfuslu ülke genelinde 2 milyona yakın hemşehri bunları ayakta tutamıyor, şimdi kalmışsınız ilin genelinde 5-6 gazete, yarın onlarında sayısı bire ikiye düşer, sonra onu da kapatırsınız.

Farkında değilsiniz, aslında arada sırada da olsa tek ses çıkaran siz siniz… Azdır çoktur ama yine kıymeti vardır, lakin sizin yanınızda okuyucu olarak dahi Tokatlı yok.

Merak ediyorum, internet siteleriniz var, Tokatlı sizleri buradan takip ediyor mu? Ben sanmıyorum.

Etmez…

Tanıtım günleri!...

Başıboşlukta ben yaptım oldu, ya da adım hıdır elimden gelen budur. Geçen aylar da bir yazın vardı. Yapmasan da olur, diye.

Hah bu tanıtım günleri de bu noktaya geldi. Neden mi?

Yine sahip çıkanı yok. Bir ilin tanıtımını yapmak demek önce bütünlüğü ortaya koymak demek. Yani elbirliği ile yapmak demek. Yani güç birliği ile yapmak demek. Yani resmi stk’lar işin öncülüğünü yapacak demek. Tokat TSO, Niksar TSO, Turhal TSO, Zile TSO, Erbaa TSO

Ne anlamlı bir güç, hazır beşi biyerde…

Var mı ortada böyle bir güç.

Ben göremedim.

Demek içimden gelmiyor ama emmi oğlu, hiç kusura bakmayın su akıyor, Tokatlı boş boş bakıyor…